29 Haziran 2014 Pazar

Hızlı, Keyifli

Üçüncü haftasını bitirdik stajın ve neredeyse okulda üç yılda öğrendiğimden çok şey öğrendim, trajikomik bir durum :) Bu kez okuldan çok da bahsetmek istemiyorum, tadı kaçmasın...

Proje geliştirmenin adımlarını öğrendik bu hafta. Nereden nasıl başlanır  proje yazılmaya, yaklaşım nedir, ne için kod yazılır... Daha önce bu şekilde dışarıdan bakmayı görmediğim için bana çok güzel geldi bunları öğrenmek. Umarım kafayı bu şekilde çalıştırmaya alışabilirim.  

Bu hafta uğraştığmız miRNA projesinin özelliği ise son zamanlarda herkesin önemsediği bir konu olmasıydı, aynı zamanda proje yazmayı öğretti bize. Yazdığımız kodlar bana çok kolay gelmedi kabul ama beni çok geliştirdiği kesin. Kod yazmayı öğrenmek yeni bir dil öğrenmek gibi gerçekten, e boşuna "programlama dili" demiyorlardır.  İlerlemek için pratik yapmak lazım. Sonra neyi nerede kullanacağını bilmek, eş anlamlı kelimeleri hatta bağlaçları bilmek, çeşitlendirerek, yerinde ve anlaşılabilir kullanabilmek bilgisayarla anlaşabilmeyi sağlıyor. Ben ki, teknolojiyi çok sevmem ve güvemem ama şuan derinlerine indikçe (özellikle siyah ekranda yeşil kod yazıp çalıştırdıkça :)) kesinlikle daha çok hoşuma gitmeye başlıyor. 

TUNA'da çok birşey yapamadık bu hafta ama planlara göre önümüzdeki haftanın sonunda ortaya daha net şeyler çıkmış olacak. Django'nun ne olduğu hakkında henüz hiç bir fikrim yok ama önümüzdeki haftanı sonunda öğrenmiş ve kullanıyor olacağız. Her konuya hızlı bir giriş yapıp, kendimizi kaptırıyoruz ve bir kaç gün sürekli onun üstüne gidiyoruz. Her kafanın farklı çalışma tarzı vardır ya, benim için inanılmaz verimli ve keyifli oluyor böyle öğrenmek. 

Benim projemin adı da FIRAT oldu, belki yine küçüklük etkisi, seviyorum O nehri. Filogenetik analizlerle ilgili okudum bu hafta, yöntemlere baktım ama daha okunacak çok şey var bu konuyla ilgili. Atlarla ilgili fazla örnek olmaması da işi zorlaştıracak gibi, yine de çok daha ayrıntılı okuma ve araştırma yapmadan bir şey söylemek için erken. Bu hafta kendi projelerimizi yaparken de, üzerlerinde daha yapacak çok işimiz olduğunu görmüş olduk diye düşünüyorum.

Haftanın sonunda kendimizi Ankara'da bulmamız ise bambaşka bir olay oldu. Bu ivmeyle giderken bazen öğrendiklerimi unutur muyum acaba diye korkmuyor değilim :) Göreceğiz bakalım... 

Sevgiler, 
Elif



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder